OSGB’lere ‘işçi sağlığı ve iş güvenliği taşeronu’, burada çalışan işyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanlarına da ‘kiralık işçi’ demek yanlış olmaz…
Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB) nedir ? Kamu kurum ve kuruluşları, organize sanayi bölgeleri ile Türk Ticaret Kanunu’na göre faaliyet gösteren şirketler tarafından, işyerlerine iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini sunmak üzere kurulan gerekli donanım ve personele sahip olan ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ‘na bağlı İş sağlığı ve güvenliği genel müdürlüğü tarafından yetkilendirilen şirketlerdir.
Devletin işçi sağlığı ve iş güvenliği alanına en büyük darbelerinden biri, alanı bu hizmetin taşeronlar eliyle yapılması demek olan Ortak Sağlık Güvenlik Birimleri’ne (OSGB) terk edecek bir yasal düzenleme ile piyasalaşma sürecini hızlandırması oldu. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 6.maddesinin a bendindeki “Çalışanları arasından iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve on ve daha fazla çalışanı olan çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde diğer sağlık personeli görevlendirir. Çalışanları arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması hâlinde, bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirebilir.” dayanağı ile işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmeti artık dışarıdan da alınır hale getirildi.
Bu düzenlemeyle sermaye için yeni bir pazar yaratıldı ve hızla şirketler kuruldu. OSGB’ye ‘işçi sağlığı ve iş güvenliği taşeronu’ demek yanlış olmaz. Zira taşeron mantığı gereği sağlık ve güvenlik önlemlerinin en ucuza nasıl alınacağı ve sunulacağı temel amaç. Öyle ki OSGB’ler ucuz paket programlar hazırladı ve pazarlamaya başladı. OSGB’lerin faaliyete geçişinden bu yana “meslek hastalıkları tespitinde bir artış olmamış olması, iş kazalarının ise giderek artmış olması” bu sistemin yarattığı tahribatın en önemli göstergelerinden birisi.
İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin OSGB’lere açılması pek çok iş güvenliği uzmanını ve işyeri hekimini güvencesiz ve ucuza çalışmaya mahkûm etmesine neden olmaktadır. OSGB’lerin alana verdiği en ciddi zararlardan biri de bu şekilde yürütülen bir işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetinin, işyeri üretim sürecinin merkezinde değil, yapay biçimde dışarıdan konumlandırılmasıdır.
İş güvenliği uzmanları ve işyeri hekimleri güvencesiz çalışmaya başladı ve bunun adresi de OSGB’ler oldu. OSGB firmaları bir yandan şirket mantığı gereği kendi büyüme kaygısı ile iş güvenliği uzmanlarını maliyet üzerinden değerlendirerek mümkün olan en düşük ücret ile çalıştırmayı amaçlarken diğer yandansa diğer OSGB’lerle rekabet edebilmek için işyerlerine mümkün olan en düşük ücretleri teklif ederek, ücretler “en aza indirgenmesi esas olan bir maliyet unsuru” mantığı ile belirlenmektedir.
İşyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanları OSGB ile 180 saatlik bir sözleşme imzalamaktadır. Bu saatin dolması için de gün içerisinde birkaç işyeri birden gezmek durumunda kalmakta ve var olan mesai saatlerine bir de yolda geçen uzun süreler eklenmektedir. OSGB’lerde çalışanlara ‘kiralık işçi’ demek yanlış olmaz. Diğer yandan gerek bu kiralık işçiliğe gerek örgütlenme noktasındaki açmazlara dair iki örnek verelim.
Bir: İstanbul’da bir dönem işçi sağlığı alanında da aktif olan bir işyeri hekiminin kurduğu OSGB, anlaştığı bir otomotiv fabrikası için hekim, mühendis ve diğer sağlık personelini ‘kiralamıştır’. Bu çalışanlar maaşlarını otomotiv fabrikasından almakta ve çalışma koşullarını fabrika belirlemektedir. Ancak sadece kağıt üzerinde OSGB’ye bağlıdırlar ve otomotiv fabrikası yüklü bir miktarı OSGB’ye göndermektedir.
İki: İstanbul’da bir meslek odasında yönetim kurulu üyeliği yapan bir mühendis yine aynı odadan (ve çalışmalara, özel olarak da iş güvenliği faaliyetlerine aktif bir biçimde katılan) bir mühendisin sahibi olduğu OSGB’de çalışmaktadır. İşçi mühendise verilen ücret asgari ücretin bir tık üzerindedir, mobbinge maruz kalmaktadır ve bu koşullarda işçi mühendis istifa etmiştir.
Esasen meslek birlikleri olan odalardaki sınıfsal ayrışma için de bu husus üzerinden düşünülmelidir…
Sonuç olarak OSGB’ler, işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında ne varsa çökertmektedir. İşyeri hekiminin işçiye ayırdığı zaman veya iş güvenliği uzmanının zamanı satılık değildir. İşçi sağlığı ancak işyerinde korunabilir. OSGB’ler derhal kapatılmalıdır. İşyeri hekimleri ve iş güvenliği uzmanları da işyerlerinde (farklı ölçeklerde olabilir) kadrolu olarak çalışmalı ve işçi denetimi mücadelesinin bir parçası olmalıdır.
A sınıfı iş güvenliği uzmanı Erkan Gün
Haberin kaynak adresi;
https://www.isghizmetleri.info/makaleler/osgbler-kapatilmalidir
Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz ? Yorum olarak yazabilirsiniz